Türkler en eski uygarlıklardan biridir. Uzun süre dünyaya hükmeden bu ırkın zamanla kullanmış olduğu diller de çeşitli değişimler meydana gelmiştir. Yayılmış olduğu coğrafya, kazanmış olduğu zaferler, tahta çıkan padişahlar zamanla dil konusunda değişiklik yapmış ve bu değişiklik alfabelere de yansımıştır. Bilinmesi gereken şey bir alfabeden diğer alfabeye geçmek zamanla olan bir şeydir. Halkın birden kabul etmesi oldukça güçtür.

Göktürk Alfabesi

Göktürk alfabesi karşımıza çıkan ilk alfabedir. Kullanılmış olan bu alfabe Moğolistan’da anıtlar üzerinde bulunmuştur. Bu alfabe 3 adet taşın üzerine yazılmış olan bir alfabedir. Toplamda 38 harf içeren bu alfabe de 4 adet sesli (ünlü) 34 adet sessiz (ünsüz) harf bulunmaktadır.

Göktürk Alfabesi

Göktürk Alfabesi

Bu alfabe sağdan sola şeklinde yazılır. Bu alfabenin keşfi 19.yy a dayanmaktadır. Bu alfabeyi Hunlar, Göktürkler ve bazı Türk kavimleri kullanmıştır. Bu alfabe ile yazılmış olan bazı eserleri şöyledir; tonyukuk anıtı, Kültigin anıtı, Bilge Kağan anıtı Göktürk yazıtları olarak karşımıza çıkar.

Uygur Alfabesi 

Kullanılan ikinci alfabe Uygur Alfabesi olarak karşımıza çıkar. 18 sesten meydana gelmiştir ve içerisinde 4 adet sesli harf bulundurur. Sağdan sola yazılan bu yazı sisteminde yazılan kelimeler birleşik yazılır. Ayrı yazılan tek ses Z harfidir. Bu alfabe ile yazılmış olan ilk eserler 9.yy a tekabül eder. Bu alfabe ile birçok metin yazılmıştır. Bu alfabe ile yazılmış olan eserler şu şekildedir; Altun yaruk, sekiz yükmek, kalyanamkara ve papamkara hikayesi, ırk bitiği, Bogu Kağanın mani rahipleri ile konuşması olarak karşımıza çıkar.

Uygur Alfabesi

Uygur Alfabesi

Arap-İslam Alfabesi 

Türklerin kitleler halinde İslamiyeti kabul etmesi ile beraber dillerinde bazı değişiklikler meydana gelmiştir. Kültürel anlamda Arap toplumlarından etkilenen Türkler zamanla dillerinde değişikler yapmıştır.

Kabul edilen Arap alfabesi 28 harften meydana gelmektedir. Özellikle dini kaynaklarda Arap Alfabesi kullanımı oldukça yaygındır. Bu alfabe sağdan sola şeklinde yazılmaktadır. Fakat bazı sesler Arap alfabesinde olmadığı için eklemeler yapılmıştır. Bu seslere örnek olarak ç p j gösterilebilir.

Bu eklemeler sayesinde Arap alfabesi Türklere uyarlanmıştır. Sessiz harfler üzerine kurulan bu alfabe de gerekli görülmedikçe sesli harflere yer verilmez. Ayrıca bu alfabe de noktalama işaretleri de mevcut değildir. Zamanla bu alfabe Osmanlı alfabesi haline gelecektir. Divanı lügat-i Türk bu dönemde yazılmış olan önemli bir eser olarak karşımıza çıkmaktadır.

İLGİLİ MAKALE  Türk astronotlar uzaya giderken bunları giyecek

Kiril Alfabesi

Kiril alfabesi Türklerin diline Ruslar sayesinde girmiştir. Bu Alfabe Türklere bir nevi zorla kabul ettirilen bir alfabedir. Türklerin tek dili kullanmasını ve kendi aralarında örgütlenmelerini engellemek amacı ile Ruslar tarafından öğretilen bir alfabedir. Kiril alfabesini tek olarak değerlendirmek mümkün değildir.

Kiril Alfabesi

Kiril Alfabesi

Türklerin 20 çeşit Kiril alfabesi kullandığı bilinmektedir. Türk toplumları bu sayede ortak bir dil kazanımı elde edememiştir. Ayrıca bu alfabe de oldukça fazla sesli harf bulunmaktadır. 38 adet ses bulunan bu alfabenin 11 tanesi sesli harften oluşmaktadır. Soldan sağa şeklinde yazılan bu alfabe günümüzde bazı toplumlar tarafından hala kullanılmaktadır.

Latin Alfabesi

Türklere en uygun olan alfabe olarak bilinmektedir. Osmanlıda kullanılan alfabenin Türklere uygun olmadığı düşünülerek bu alfabeye geçiş yapılmıştır. İlk olarak 1925 senesinde Azeri Türkleri tarafından kullanılmaya başlamıştır. Türkiye de 1 Kasım 1928 yılında Türk harf devrimi ile kullanılmaya başlamıştır. Latin alfabesinde 29 harf vardır ve bunların 8 tanesi sesli harftir.

Daha sonra eklemeler ( ç, ğ, ü, ö, ş) ve çıkarmalar ( q, w, x) yapılmıştır. Soldan sağa şeklinde yazılır. Tercihe göre hem birleşik hem de ayrı yazılmaya uygundur. Öğrenme bakımından daha kolay bir yapıya sahiptir. Latin alfabesinin kabulü ile okur yazar sayısında artış meydana gelmiştir. Okunması ve yazılması daha kolay olduğu için bu dönemlerde kitap sayısında artış da meydana gelmiştir. Ayrıca bu alfabeye geçiş ile diğer devletler ile olan diplomatik ve politik anlamda bir bütünlük elde edilmiştir.

Sonuç

Sonuç olarak Türklerin kullandığı alfabeler de bir takım değişikliklerin olduğunu söylemek mümkündür. Zamanla bazen isteyerek, bazen zorla da olsa bazı değişikler meydana gelmiştir. Büyük coğrafyalara hüküm eden imparatorlukların ve köklü ırkların dillerinin zamanla değişmesi oldukça normaldir.

Asmile edilmek ve asimile etmekle bunlar olağan bir durumdur. Dilin önemini Kiril alfabesini Türklere zorla kabul ettiren Rus toplumlarında görmek mümkündür. Kolay ve anlaşılabilir bir dile sahip olmak milletler ve Türkler arasında hızlı ve etkili iletişim kuracağı için bunun önüne geçmek adına kabul ettirilen bir dil olarak Kiril alfabesi karşımıza çıkıyor.

İLGİLİ MAKALE  Eski Türk isimleri ve anlamları

Türkleri ve Türkçeyi en iyi ifade eden alfabenin 1 Kasım 1928 yılında kabul edilmiş olan Alfabe olduğunu söylemek mümkündür.