Bazı insanlar televizyon karşısında koltukta uzanırken hemen uykuya dalmayı başarırken, aynı süreci yatakta başaramayabiliyor. Televizyon karşısında uykuya dalmak çok daha kolay ve keyifli hissederken, yüzlerce lira verip en rahatı diye alınan yataklar bir bakıma tarih oluyor. Esasında bu uyuyamama durumu hastalığın tetikçisi olabilir. Televizyon karşısında uyutan, yatakta uyutmayan bu hastalığa gelin birlikte bakalım.

Yatakta uykuya geçilememesinin sebebi ne olabilir?

Bazı insanlar koltukta rahatlıkla uyuyabiliyorken, yataklarına geçtikleri andan itibaren uykuları bir anda açılıyor ya da uykuya geçme sürecini yatakta oluşturamıyor. Bu durumun tıpta bir karşılığı olduğunu biliyor muydunuz? Uyuyamama sendromu yani insomnia sendromu, uykusuzluğun çok büyük bir etkeni olmasına rağmen birçok insan tarafından bilinmeyen bir hastalık. İnsomnia yaşayan birçok insan farkında olmaksızın günlük hayatı boyunca yorgunluk, halsizlik, gergin olma gibi ruh hallerine girebiliyor. Sosyal hayatlarının yanı sıra birçok kişinin iş hayatını da olumsuz yönde etkiliyor.

İnsomnia sendromu nedir ?

İnsomnia sendromu, uyku için gerekli tüm imkânların olmasına rağmen uyku sürecine girememe halidir. Kaliteli uyku halinin olmaması durumunda da bir sonraki güne yorgun ve gergin olunmasına sebep oluyor.  Sosyal hayatı etkilemesinin yanı sıra mesleki işlevselliğin de önüne geçerek, kaliteli bir yaşamdan uzak olmaya neden oluyor. Aynı zamanda işinde hata yapmasına sebep olurken, trafik kazalarına da yaşanmasına sebep olabiliyor. Uyuyamama, gerginlik gibi durumların düzenli olarak yaşanması durumunda kronik uykusuzluk bozukluğu demek mümkün.

İyi uyku ruh sağlığını nasıl etkiler?

İyi ve kaliteli bir uyku, fiziksel olarak iyi görünmemizin yanı sıra ruhsal olarak da sağlıklı hissedilmesine sebep olur. Uyku kalitesinin iyi olması, günün yorgunluğunu atmaya yararken, yenilenmeyi sağlayan en temel parçalar halindedir. Gece uykusuyla oluşan yenilenme durumunun tamamlanmaması sonucunda; moralsizlik, yorgunluk, isteksizlik, depresyon başlangıcı gibi durumların yaşanması söz konusu olabilir. İnsomina hastalığına yakalanan insanların, depresyona girmeleri daha kolay olabilmektedir. İnsomniyaklarda, anksiyete ve kaygı bozukluğunun yaşanması da görülebiliyor.

Uykusuzluk hastalığı cinsiyete göre farklılık gösteriyor mu?

Yapılan araştırmalar sonucunda, insomnia yani uykusuzluk sendromuna kadınların erkeklere göre daha fazla yakalandığı görülüyor. Uykusuzluk hastalığı belirli bir yaştan sonra daha fazla ortaya çıkarken, insan kalitesini de bir o kadar düşürüyor. Cinsiyetin yanı sıra, çalışmayan insanlarda insomnia hastalığı daha çok görülüyor.

İLGİLİ MAKALE  Kaliteli bir uyku için gerekenler (Kaynak: izlehaber.com)

Uykusuzluk sendromunda televizyonun etkisi var mı?

Uykusuzluk sendromu yaşayan birçok insan televizyon karşısında koltukta sızma yöntemine başvuruyor. Televizyon ekranından yansıyan ışık saçtığı uyarılarla uyku geçişini sağlasa dahi, iç uyku kalitesini bozmaya sebep oluyor. Uyuyabilmek adına verilen uğraş uykuyu daha fazla olumsuz yönde etkilerken, uykunun gitmesini sağlıyor.

Peki ya uykusuzluk sendromunda yatak seçiminin önemi  var mı?

En az 8 saat kaliteli bir uyku sağlayıcısı olan yatakların, derin bir uyku için önemli etkileri bulunuyor. Çok sert ve çok yumuşak olması uyku kalitesini bozarken, üzerinde geçirilen süre zarfında da bel ve boyun ağrılarına yol açıyor. Fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanlarına göre, uykunun kaliteli geçebilmesi için yatağın ne çok sert ne de çok yumuşak olması gerekiyor. Yatağın içine gömülmeyecek kadar yumuşak, omurgayı saramayacak kadar sert yataklardan uzak durulması gerekiyor. Sağlıklı ve kaliteli bir uyku için, yatak seçiminin de büyük ölçüde etkisi bulunuyor.